SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

TERECCÜL BAHSİ

<< 4208 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا ابْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ إِيَادِ بْنِ لَقِيطٍ عَنْ أَبِي رِمْثَةَ قَالَ أَتَيْتُ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَنَا وَأَبِي فَقَالَ لِرَجُلٍ أَوْ لِأَبِيهِ مَنْ هَذَا قَالَ ابْنِي قَالَ لَا تَجْنِي عَلَيْهِ وَكَانَ قَدْ لَطَّخَ لِحْيَتَهُ بِالْحِنَّاءِ

 

Bize, İbn Beşşâr haber verdi, bize Abdurrahman haber verdi. Bize Süfyan , İyâd b. Lakît'ten. o da Ebû Rimse'den rivâyei elli. Ebû Rimse şöyle demiştir:

 

Babamla birlikte Rasûlullah (s.a.v.)(in yanına geldik. Rasûiullah bir adama -veya babama- (beni göstererek) "Bu kim?" diye sordu. Babam "oğlum" dedi.

 

Rasûlullah (s.a.v.) "Sen, onun aleyhine suç işlemezsin (senin suçun ondan sorulmaz)" buyurdu. O zaman, Rasûlullah (s.a.v.) sakalına kına yakmıştı.

 

 

İzah:

Bu rivayetin bir başka nakli de şu şekildedir:Ebu Rmıse; şöyle demiştir:

 

"Babamla birlikte Rasûlullah (s.aVın yanma gittik. Rasûlullah (s.a} babama: " Bu oğlun mu?" dedi. Babam:

 

Kâbenin rabbine yemin ederim ki evel.

 

Doğru mu söylüyorsun?

 

Ona şehâdet ederim.

 

Rasûlullah (s.a.v.) benim babama benzeyişime ve onun benim üzerime yeminine güldü sonra da:

 

"O senin aleyhine, sende onun aleyhine suç işlemezsin (sen onun o ) (da senin) (suçundan sorumlu değilsiniz)" buyurdu" ve  kimse başkasının yükünü taşımaz (yani kimse başkasının suçunun cezasını çekemez)"[En-Am 164] âyet-i kerimesini okudu.

 

Görüldüğü gibi bu rivayette, Rasûlullah'n çocuğun kim olduğu soru­suna muhatap olan şahıs, seksiz "Ebu Rimse'nin babasıdır.; "Metindeki rivayette ise," Bu soru bir adama veya babama" şeklinde şek ile varîd olunmuştur.

 

Hadisin bu rivayetinin konu ile alâkası Nebi Efendimiz'in saka­lının kınalı oluşudur. Ebû Rimse'den gelen bu iki rivâyet'te, Efendimizin sakalına kına yaktığına delâlet etmektedir.

 

Burada bir mesele üzerinde kısaca durmak istiyoruz:

 

Rasûluîlah Efendimiz, baba ve oğulu birlikte görünce babanın oğlu­nun, oğlunun da babasının suçundan sorumlu tutulmayacağını ifade bu­yurmuştur. Efendimizi, böyle bir söz söylemeye iten saik, Araplar arasın­daki yanlış bir anlayışı reddeder. Çünkü Araplar, baba ve oğuldan birisi nin işlediği suçtan dolayı öbürünü de sorumlu tutarlardı.

 

Şüphesiz bu, adaleti, en önemli prensiplerinden birisi addeden İslam

 

dinine göre doğru olamazdı. Onun için, Kur'an-î Kerim, hiç kimsenin başkasının işlediği bir suç karşılığında sorumlu tutulamayacağını bildir­miş, Nebi Efendimiz de, bu hadislerle câhili anlayışı yıkmıştır.